Dartmouth ve St Andrews üniversitelerinden araştırmacılar, maymunların fermente olmuş yani kısmen alkole dönüşmüş meyveleri tüketme alışkanlığını mercek altına aldı. Bu davranışa yeni bir isim de verdiler: “scrumping”.
Beyza Aydoğdu
Bir ormanda yürüdüğünüzü hayal edin. Yere düşmüş, hafifçe buruşmuş ve ekşimsi kokular saçan meyveler etrafı kaplamış. Bu meyveler sadece çöpe mi gidecek dersiniz? Yoksa aslında milyonlarca yıllık bir evrim hikâyesinin başrol oyuncuları mı? Bilim insanları, tam da bu sorunun peşine düştü. Dartmouth ve St Andrews üniversitelerinden araştırmacılar, maymunların fermente olmuş, yani kısmen alkole dönüşmüş meyveleri tüketme alışkanlığını mercek altına aldı. Bu davranışa yeni bir isim de verdiler: “scrumping”.
Şempanzeler ve goriller sık sık yere düşmüş, fermente meyveleri tüketiyor. Orangutanlar ise bu davranışı sergilemiyor.
Scrumping kelimesi kulağa şirin gelse de arkasında oldukça derin bir anlam yatıyor. Orta Çağ Almancasında “buruşmuş, pörsümüş meyve” anlamına gelen schrimpen sözcüğünden geliyor. Hatta İngiltere’de “scrumpy” adında, bulanık ve oldukça sert bir elma şarabı var. Yani bu kelimenin hem kültürel hem biyolojik bir yolculuğu var diyebiliriz. Araştırmada, orangutan, şempanze ve goril gibi büyük maymunların beslenme verileri incelendi. Sonuç şaşırtıcıydı:Şempanzeler ve goriller sık sık yere düşmüş, fermente meyveleri tüketiyor.Orangutanlar ise bu davranışı sergilemiyor.
Peki neden? Çünkü orangutanların vücudu alkolü parçalamakta pek başarılı değil. Şempanzeler ve gorillerin ise bu konuda oldukça güçlü bir biyokimyasal altyapısı var.
Evrimsel bir avantaj olabilir mi?
Fermente meyveleri tercih etmenin aslında çok pratik faydaları var:
- Tırmanma riski yok: Meyve zaten yerde.
- Daha az rekabet: Diğer hayvanlar genelde ekşimsi meyveleri es geçiyor.
- Enerji kazancı: Alkol, maymunlar için ekstra bir enerji kaynağı oluyor.
Ve işin en heyecanlı kısmı: Bu alışkanlık, insanın evriminde de önemli bir rol oynamış olabilir. Yaklaşık 10 milyon yıl önce yaşayan ortak atamızda meydana gelen bir genetik değişim, alkolü parçalama yeteneğimizi tam 40 kat artırdı. Yani belki de bugün bir kadeh şarabı keyifle içebilmemizi, atalarımızın ormanda buruşmuş meyveleri tercih etmesine borçluyuz. Ayrıca scrumping davranışı, yalnızca bir beslenme biçimi değil; aynı zamanda sosyal bağların da temeli olabilir.
“Acaba bu yolculuk, ormanda yere düşen küçücük bir meyveyle mi başlamıştı?”
Bir grup maymunun yere düşmüş meyveleri paylaşması, günümüzdeki “birlikte içme” kültürünün en eski versiyonu olabilir. Kısacası, sofrada paylaşılan bir kadehin kökleri milyonlarca yıl öncesine, Afrika ormanlarının gölgelerine kadar uzanıyor olabilir.
Araştırmacılar, scrumping kavramının tıpkı “simbi̇oz” veya “meme” gibi zamanla bilimsel literatürde yer edinmesini bekliyor. Belki de yıllar sonra ders kitaplarında bu kelimeyi görmeye başlayacağız.
Sonuç
Bugün insanın alkolle kurduğu kültürel ve sosyal ilişkiyi anlamak için sadece barlara değil, aynı zamanda ormanlara bakmak gerekiyor. Scrumping, maymunların fermente meyveyle kurduğu ilişki üzerinden, insanlık tarihine bambaşka bir pencere açıyor. Belki de bir dahaki sefere bir kadeh elma şarabı içerken aklımıza şu soru gelmeli: “Acaba bu yolculuk, ormanda yere düşen küçücük bir meyveyle mi başlamıştı?”
Kaynakça
ScienceDaily. (2025). Great apes engage in “scrumping” of fallen, fermented fruits.
Carrigan, M.A. et al. (2015). Hominids adapted to metabolize ethanol long before human-directed fermentation. PNAS.