GazeteBilim
Destek Ol
Ara
  • Anasayfa
  • Bilim
  • Teknoloji
  • Felsefe
  • Kültür-Sanat
  • Gastronomi
  • Çocuk
  • Etkinlikler
    • Astronomi Dersleri
    • Davranış Nörolojisi Dersleri
    • Eğitimciler İçin Yapay Zekâ Okur-Yazarlığı Dersleri
    • Epigenetik Dersleri
    • Evrim Dersleri
    • Bilim Tarihi Dersleri
    • Hegel Dersleri
    • Kapitalizmin Tarihsel Gelişimi ve İktisadi Düşünce Dersleri
    • Konuşmaktan Korkmuyorum
    • Nörobilim Dersleri
    • Nörohukuk
    • Nörofelsefe Dersleri
    • Öğrenilmiş Çaresizlik
    • Teizm, Deizm, Agnostisizm ve Ateizm Dersleri
    • Teoloji, Bilim ve Felsefe Tartışmaları
    • Zihin Dersleri
  • Biz Kimiz
  • İletişim
Okuyorsun: Dünya’nın dönüşü yavaşlıyor!
Paylaş
Aa
GazeteBilimGazeteBilim
Ara
  • Anasayfa
  • Bilim
  • Teknoloji
  • Felsefe
  • Kültür-Sanat
  • Gastronomi
  • Çocuk
  • Etkinlikler
    • Astronomi Dersleri
    • Davranış Nörolojisi Dersleri
    • Eğitimciler İçin Yapay Zekâ Okur-Yazarlığı Dersleri
    • Epigenetik Dersleri
    • Evrim Dersleri
    • Bilim Tarihi Dersleri
    • Hegel Dersleri
    • Kapitalizmin Tarihsel Gelişimi ve İktisadi Düşünce Dersleri
    • Konuşmaktan Korkmuyorum
    • Nörobilim Dersleri
    • Nörohukuk
    • Nörofelsefe Dersleri
    • Öğrenilmiş Çaresizlik
    • Teizm, Deizm, Agnostisizm ve Ateizm Dersleri
    • Teoloji, Bilim ve Felsefe Tartışmaları
    • Zihin Dersleri
  • Biz Kimiz
  • İletişim
  • Destek Ol
Bizi Takip Edin
  • Biz Kimiz
  • Künye
  • Yayın Kurulu
  • Yürütme Kurulu
Copyright © 2023 Gazete Bilim - Bütün Hakları Saklıdır
GazeteBilim > Blog > Bilim > Fizik > Dünya’nın dönüşü yavaşlıyor!
Fizik

Dünya’nın dönüşü yavaşlıyor!

Yazar: GazeteBilim Çeviri Yayın Tarihi: 5 Mayıs 2025 5 Dakikalık Okuma
Paylaş

Oluşumundan beri 4.5 milyar yıldır Dünya’nın dönüşü gitgide yavaşlıyor ve bu yavaşlamanın sonucunda günler giderek uzuyor. Dünya’nın yavaşlaması insanların yaşam zamanlarında fark edilemez ancak bu yavaşlama, uzun yıllar boyunca önemli değişimler yapmak için yeterlidir.

Michelle Starr

Çeviren: Beyza Kaplan

Oluşumundan beri 4.5 milyar yıldır Dünya’nın dönüşü gitgide yavaşlıyor ve bu yavaşlamanın sonucunda günler giderek uzuyor. Dünya’nın yavaşlaması insanların yaşam zamanlarında fark edilemez ancak bu yavaşlama, uzun yıllar boyunca önemli değişimler yapmak için yeterlidir. Bu değişimlerden en azından bizim için en önemlisi, 2021’de yapılan bir çalışmaya göre, Dünya’nın atmosferinin oksijenasyonuna bağlı günlerin uzamasıdır.

Özellikle yaklaşık 2.4 milyar yıl önce ortaya çıkan ve çoğalan siyanobakteriler, Dünya’nın günleri uzadığı için metabolik bir yan ürün olarak daha fazla oksijen üretebilmişlerdir. Mikrobiyolog Gregory Dick, “Yer bilimlerindeki önemli bir soru uzun zamandır ‘Dünya nasıl oksijene sahip oldu ve bu oksijenasyon hangi faktörler tarafından kontrol edildi?’ sorusuydu. Araştırmalar Dünya’nın dönme hızının veya günlerin uzunluğunun Dünya’nın oksijenasyonu üzerinde öenmli bir etkiye neden olduğunu gösteriyor.” şeklinde açıkladı.

Bu yazıda, ilk bakışta birbirleriyle çok bağlantılı değilmiş gibi görünen iki büyük nokta var. Bunlardan ilki, Dünya’nın dönüşünün yavaşlaması. Dünya’nın dönüşünün yavaşlama nedeni Ayın Dünya’ya uyguladığı yerçekimsel çekim kuvvetidir. Fosil kayıtlardan bildiğimize göre, günler 1.4 milyar yıl önce sadece 18 saat uzunluğundaydı, bundan 70 milyon yıl önce ise şu ankinden yarım saat daha azdı. Kanıtlar, her bir asırda 1.8 milisaniye kazandığımızı gösteriyor.

Fosil kayıtlardan bildiğimize göre, günler 1.4 milyar yıl önce sadece 18 saat uzunluğundaydı, bundan 70 milyon yıl önce ise şu ankinden yarım saat daha azdı.

İkinci nokta ise Büyük Oksidasyon Olayı adı verilen bir olaydır. Bu olayda, siyanobakterilerin çok büyük miktarlarda ortaya çıkmasıyla oksijen seviyesi ani olarak artmıştır. Billim insanları, bu oksidasyon olmadan yaşamın olmayacağını söylüyor. Siyanobakterilere biraz ters gözle bakılsa bile, onlar olmasaydı büyük ihtimalle bugün burada olamazdık. Ancak bu oksidasyon olayıyla ilgili neden yaşandığı ve neden Dünya tarihinde daha erken gerçekleşmediği gibi hala açıklanamayan sorular bulunuyor.

Bu noktaları birleştirmek için siyanobakteriyel mikroplarla çalışan bilim insanları gerekliydi. Huron Gölü’ndeki Orta Ada Çöküntüsü’nde, Büyük Oksidasyon Olayı’ndan sorumlu siyanobakterilerin bir benzeri olduğu düşünülen mikrobiyal matlar bulundu. Fotosentez aracılığıyla oksijen üreten mor bakteriler ve sülfürü metabolize eden beyaz mikroplar bu mikrobiyal mat üzerinde rekabet ediyorlar.

Huron Gölü’ndeki Orta Ada Çöküntüsü’nde, Büyük Oksidasyon Olayı’ndan sorumlu siyanobakterilerin bir benzeri olduğu düşünülen mikrobiyal matlar bulundu.

Beyaz mikroplar, geceleri mikrobiyal matın yüzeyine çıkarak sülfürü metabolize ederken gündüzleri, güneş yeterli yüksekliğe çıktığında beyaz mikroplar geri çekilip mor bakteriler yüzeye çıkar. Judith Klatt bu konuda, “Mor bakteriler yüzeye çıktığında fotosentez yapmaya başlar ve oksijen üretir. Ancak siyanobakterilerin tamamen fotosenteze başlaması için birkaç saatin geçmesi gerekiyor ve bu yüzden gündüzleri bir gecikme meydana geliyor. Bu beyaz mikroplar ve mor bakteriler arasındaki rekabet Dünya’daki oksijen üretimini geciktirmiş olabilir.” diyor.

Bu hipotezi kanıtlamak için, mikroplar üzerinde hem kendi doğal ortamında hem de laboratuvar ortamında bazı deneyler yapıldı. Ayrıca, elde ettikleri sonuçlara dayanıp detaylı modelleme çalışmaları yaparak, güneş ışığını mikrobiyal oksijen üretimine, mikrobiyal oksijen üretimini de dünya tarihine bağladılar. Arjun Chenn, “12 saatlik iki gün, 24 saatlik bir güne eşittir. Güneş ışığı iki kat daha hızlı doğuyor ve batıyor ve oksijen üretimi de buna paralel olarak gerçekleşiyor ancak bakteri matlarından oksijen salınımı, difüzyon hızıyla sınırlı olduğu için bunu yapamaz. Oksijenin, güneş ışığından salınımının bu ince ayrışması, bu mekanizmanın kalbinde yer alır.” diyor.

Bu sonuçların oksijen seviyelerinin küresel modellerine dahil edilmesiyle ekip, günlerin uzamasının, Dünya’daki oksijen seviyesinin artmasıyla bağlantılı olduğunu tespit etti.

Bu sonuçların oksijen seviyelerinin küresel modellerine dahil edilmesiyle ekip, günlerin uzamasının, Dünya’daki oksijen seviyesinin artmasıyla bağlantılı olduğunu tespit etti. Sadece Büyük Oksidayson Olayı ile ilgili değil aynı zamanda yaklaşık 550 ila 800 milyon yıl önce meydana gelen Neoproterozoyik Oksijenlenme Olayı adı verilen ikinci bir atmosferik oksijenasyonun da etkili olduğunu belirtti. Chenna, “Moleküler difüzyonundan gezegen mekaniğine kadar çok farklı ölçeklerde işleyen fizik yasalarını bir araya getiriyoruz. Gün uzunluğu ile toprakta yaşayan mikropların ne kadar oksijen salabileceği arasında temel bir bağlantı olduğunu gösteriyoruz.” diyor.

Kaynak: https://www.sciencealert.com/earths-rotation-is-slowing-down-and-it-could-explain-why-we-have-oxygen (Son Erişim Tarihi: 05/05/2025)

Etiketler: bilim, dünya, Dünya'nın dönüşü, fizik, oksijen
GazeteBilim Çeviri 5 Mayıs 2025
Bu Yazıyı Paylaş
Facebook Twitter Whatsapp Whatsapp E-Posta Linki Kopyala Yazdır
Yazar: GazeteBilim Çeviri
GazeteBilim Haber ve Çeviri Birimi gönüllü, kolektif bir topluluktur ve profesyonel nitelikte çeviri katkılarına açıktır. İletişim için gazetebilimceviri@gmail.com.
Önceki Yazı ders Firavunu yetiştirmek: Eğitimin karanlık aynası
Sonraki Yazı Enfeksiyonların evrensel tarihi

Popüler Yazılarımız

krematoryum fırını

Türkiye’de ölü yakma (kremasyon): Hukuken var, fiilen yok

BilimEtik
23 Kasım 2023
cehalet
Felsefe

“Cehalet mutluluktur” inancı üzerine

Eşitleştiren, özgürleştiren, mutlu kılan, bilgi midir yoksa cehalet mi? Mutlu kılan, cehalet mutluluktur sözünde ifade edildiği gibi, bilgisizlik ve cehalet…

12 Ağustos 2023
deontolojik etik
Felsefe

Deontolojik etik nedir?

Bir deontolog için hırsızlık her zaman kötü olabilir nitekim çalma eyleminin özünde bu eylemi (daima) kötü yapan bir şey vardır.

15 Ağustos 2024
kurt, köpek
Acaba Öyle midir?Zooloji

İddia: “Kurt evcilleşmeyen tek hayvandır!”

Tabii ki bu cümle baştan aşağı yanlıştır. Öncelikle kurt ilk ve en mükemmel evcilleşen hayvandır. İnsanın en yakın dostu köpek…

2 Şubat 2024

ÖNERİLEN YAZILAR

Astronomlar, Büyük Patlama’dan sonra oluşan ilk yıldızları buldu!

Uzun yıllardan beri astronomlar, evrenin erken dönemine ait ilkel kalıntılar olan ilk yıldız neslini arıyorlardı. Şimdi ise, onları bulmuş olabilirler.

Astrofizik
13 Kasım 2025

Kuantum ışınlama ve geleceği taşıyacak kuantum teknolojiler

Kuantum ışınlama kulağa fütüristik bir kavram gibi gelse de teori ya da laboratuvar ölçeğinde sınırlı kalmaktan çıkarak birçok kuantum teknolojisinin…

Fizik
30 Ekim 2025

Uluslararası Dünya Kuantum Bilimi ve Teknolojileri Yılı

Yüzyıl sonra teknoloji öyle bir aşamaya gelmişti ki kuantum mekaniği artık dolaylı değil doğrudan algılama, haberleşme, hesaplama gibi alanlara giriyor.

Fizik
30 Ekim 2025

Yeni kuantum teknolojilerinin getirdikleri: Keşfinin 100. yılında kuantum mekaniğinden daha neler beklemeliyiz?

Bu kuantum yazısının odağı, Dirac'ın 1928'deki bir makalesinde sunduğu ve kitabında yer verdiği Dirac denklemi adıyla bilinen teorisidir.

2025 Uluslararası Kuantum Fiziği ve Teknolojileri Yılı
20 Ekim 2025
  • Biz Kimiz
  • Künye
  • Yayın Kurulu
  • Yürütme Kurulu
  • Gizlilik Politikası
  • Kullanım İzinleri
  • İletişim
  • Reklam İçin İletişim

Takip Edin: 

GazeteBilim

E-Posta: gazetebilim@gmail.com

Copyright © 2023 GazeteBilim | Tasarım: ClickBrisk

  • Bilim
  • Teknoloji
  • Felsefe
  • Kültür-Sanat
  • Gastronomi
  • Çocuk

Removed from reading list

Undo
Welcome Back!

Sign in to your account

Lost your password?