GazeteBilim
Destek Ol
Ara
  • Anasayfa
  • Bilim
  • Teknoloji
  • Felsefe
  • Kültür-Sanat
  • Gastronomi
  • Çocuk
  • Etkinlikler
    • Evrim Dersleri
    • Bilim Tarihi Dersleri
    • Konuşmaktan Korkmuyorum
    • Nörobilim Dersleri
    • Nörofelsefe Dersleri
    • Teoloji, Bilim ve Felsefe Tartışmaları
  • Biz Kimiz
  • İletişim
Okuyorsun: Bilgeliğin kapıları
Paylaş
Aa
GazeteBilimGazeteBilim
Ara
  • Anasayfa
  • Bilim
  • Teknoloji
  • Felsefe
  • Kültür-Sanat
  • Gastronomi
  • Çocuk
  • Etkinlikler
    • Evrim Dersleri
    • Bilim Tarihi Dersleri
    • Konuşmaktan Korkmuyorum
    • Nörobilim Dersleri
    • Nörofelsefe Dersleri
    • Teoloji, Bilim ve Felsefe Tartışmaları
  • Biz Kimiz
  • İletişim
  • Destek Ol
Bizi Takip Edin
  • Biz Kimiz
  • Künye
  • Yayın Kurulu
  • Yürütme Kurulu
Copyright © 2023 Gazete Bilim - Bütün Hakları Saklıdır
GazeteBilim > Blog > Düşünce > Bilgeliğin kapıları
Düşünce

Bilgeliğin kapıları

Yazar: Remzi Demir Yayın Tarihi: 11 Aralık 2023 5 Dakikalık Okuma
Paylaş
bilgi kapısı
Bu çağda bilgeliğin dört kapısı bulunduğunu ve bunlardan geçmeden ona ulaşılamayacağını teslim etmek gerekir. (Görsel: Pixabay)

Bir bilimde derinleşmek bilgeliğin kapılarını açmaz; asıl önemli olan “manzara”nın bütününü görebilmektir.

Atinalı Sokrates’ten beri aranmakta olan bilgeliği, kısaca “doğru düşünme ve doğru davranma” olarak tanımlarsak, ulaştığımız bu çağda bilgeliğin dört kapısı bulunduğunu ve bunlardan geçmeden ona ulaşılamayacağını teslim etmek gerekir.

Nedir bu kapılar?

  1. “Rasyonel Yol” (Makul Yol) ile “İrrasyonel Yol”u (Gayr-ı Makul Yol) birbirinden ayırmak ve rasyonel yoldan gitmek.

Rasyonel yol, adı üzerinde aklın yoludur; insan, öncelikle “akıl yolu”yla üretilmemiş bütün seçeneklerden uzak durmalıdır.

2. “Bilimsel Yöntem” ile aklın işleyişini sağlama bağlamak.

Bilim ve Felsefe, rasyonel uğraşlardır; ancak tarihsel gelişme açıkça göstermiştir ki en doğru bilgiyi “bilim” sağlar. Bu nedenle, sorunların çözümünde öncelikle “bilimsel yöntem”den istifade edilmeye çalışılmalıdır.  

Nedir, bilimsel yöntem?

Soruna ilişkin gözlemsel verileri derlemek ve bir akılsal kurgu ile bunları, sorunu çözdüğü varsayılacak biçimde birbirleriyle ilişkilendirmektir; bu “ilişkilendirme” her zaman isabetli olmayabilir; o vakit yeni gözlemler yoluyla yeni bir ilişkilendirme yapılır ve sorunu çözünceye kadar bu işlem sürdürülür.

3. Aklı, her türlü otoriteden kurtarmak.

Şurası çok açıktır ki bilimsel yöntemin öğrenilmesi ve kullanılması, tek başına aklı özgür kılmaz; muhtelif bilim alanlarındaki otoriteler ve bunların ürettikleri paradigmalar, soruşturmayı sınırlar ve uzun bir süre “daha doğru”nun bulunmasını engeller.

Buna engel olmak ve bu duruma düşmemek için yapılması gereken şey, her çözüm önerisine şüpheyle yaklaşmaktır.

4. Nihayet, geniş bir “bilim kültürü” edinmek.

Bir bilimde derinleşmek bilgeliğin kapılarını açmaz; asıl önemli olan “manzara”nın bütününü görebilmektir; bu da, bütün bilimler hakkında genel bir kültür edinmek suretiyle bilimin işleyişini doğru bir şekilde kavramakla mümkün olur.

Bilgeliğin bu dört kapısından geçildiğinde, asgarî koşullar sağlanmış olur; çünkü bu süreçte “doğru bilgi”nin [veya daha doğrusu “en doğru bilgi”nin] olanakları belirir; hiç şüphe yoktur ki “doğru bilgi”, kendiliğinden “doğru davranış”ı doğurur ve bireyi, bütün beşerî alanlarda yani siyasette, hukukta, ahlakta örnek bir insan mertebesine çıkarır.

Bilgeliğin yolu, görüldüğü üzere, bilimlerden geçer…

Ancak bu durum, “bilim-severlik” veya “bilime-taparlık” gibi kavramlarla damgalanarak çarpıtılmamalıdır; çünkü burada söz konusu olan şey, bireyin bilgelik arayışında en doğru bilgi olan bilimden yola çıkmasıdır ki bu çıkış, aslında Atinalı Sokrates’in belirlediği ve sonrasında bütün filozofların da benimsediği ilkeyle de uyum içindedir:

“Yanlış bilgiden, doğru düşünce ve davranış çıkmaz”.

Bilgeliğin Kapıları, bu yolla açılacaksa, günümüzde çeşitli felsefî öğretiler ve siyasî ideolojiler tarafından açık veya gizli olarak tasvip gören “bilim karşıtlığı”nın veya “bilim umursamazlığı”nın bizi bilgelikten uzaklaştırdığı ve binlerce yıldır sürmekte olan “kemâliyet arayışı”nı tahrip ettiği açıkça kavranmalıdır.

“İnsan-ı Kâmil” (Olgun İnsan) çağlar boyunca yanlış düşünsel coğrafyalarda aranmıştır; çünkü, “doğru bilgi”nin anahtarlarının, “dinî ilham”da, “spekülatif düşünce”de veya “mistik sezgi”de olduğu sanılmış ve “doğru davranış” bunlardan elde edilen bilgi üzerine kurulmak istenmiştir; fakat öyle tahmin ediyorum ki genel düşünce tarihi, her ne kadar iyi bir niyetle yönlendirilmiş olsalar da bunlara dayalı arayışların, insanlığı sadece hüsrana götürdüğünü kanıtlamıştır.

“Doğru bilgi”nin anahtarlarının, “dinî ilham”da, “spekülatif düşünce”de veya “mistik sezgi”de olduğu sanılmış ve “doğru davranış” bunlardan elde edilen bilgi üzerine kurulmak istenmiştir.

Geriye ne kalıyor?

Çağdaş Dünya, sorunlarla dolu… açlık, yoksulluk, savaş, kirlilik umutlarımızı köreltiyor ve geleceğe karamsar bir gözle bakmamıza yol açıyor.

Bütün bunların sorumlusu, bilimler mi?

Bilimler, her zaman bilgeliğin taşıyıcısı olarak görülmedi; “bilgelikten uzak” birçok iktidar odağı tarafından Doğa’yı sömürmek ve Toplumlar’ı yönetmek için bir araç olarak kullanıldı; çünkü bunların, bilgeliğe ulaşmak gibi bir dertleri yoktu; “Büyük Gemi”yi değil, “Küçük Gemi”yi kurtarmak istiyorlardı ve bu yolda vermiş oldukları uğraşta, “Doğru nedir?” veya “Yanlış nedir?” diye bir sorgulamaya girişmeleri gerekmiyordu.

“Gerçek Bilginler”, bilgeliğin dört kapısından da geçmiş oldukları için, bilgelik aşamasına yükselirler; bilim tarihi bunlardan birçoğunu kaydetmiştir; ancak bu demek değildir ki her isteyen bu aşamaya ulaşabilir; “kalp para” misali, bilginler denilen zümrenin içinde de hakikisi vardır, sahtesi vardır; hatta doğal olarak sahtesi daha çoktur ve bunlar, bilgelikten uzak hedefler için kolaylıkla istihdam edilebilir… Dolayısıyla, bunlara ve bunların sebep oldukları yıkımlara bakarak, bilimden umut kesmek yanlıştır.

Çağımızda bilgeliğin yolu, “BİLİM”den geçer; yanlış yollara saparak insanlığa vakit kaybettirmeyelim.  

Etiketler: aydın, bilgelik, bilgin, bilim, bilimler, din, insan-ı kamil
Remzi Demir 11 Aralık 2023
Bu Yazıyı Paylaş
Facebook Twitter Whatsapp Whatsapp E-Posta Linki Kopyala Yazdır
Yazar: Remzi Demir
Prof. Dr., Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Bilim Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı
Önceki Yazı Kıyma çeken kasap Yiyecekte tağşiş ve hile
Sonraki Yazı İnek Japonlar uzay roketi motorunu inek gübresiyle çalıştırdı!

Popüler Yazılarımız

krematoryum fırını

Türkiye’de ölü yakma (kremasyon): Hukuken var, fiilen yok

BilimEtik
23 Kasım 2023
cehalet
Felsefe

“Cehalet mutluluktur” inancı üzerine

Eşitleştiren, özgürleştiren, mutlu kılan, bilgi midir yoksa cehalet mi? Mutlu kılan, cehalet mutluluktur sözünde ifade edildiği gibi, bilgisizlik ve cehalet…

12 Ağustos 2023
deontolojik etik
Felsefe

Deontolojik etik nedir?

Bir deontolog için hırsızlık her zaman kötü olabilir nitekim çalma eyleminin özünde bu eylemi (daima) kötü yapan bir şey vardır.

15 Ağustos 2024
kurt, köpek
Acaba Öyle midir?Zooloji

İddia: “Kurt evcilleşmeyen tek hayvandır!”

Tabii ki bu cümle baştan aşağı yanlıştır. Öncelikle kurt ilk ve en mükemmel evcilleşen hayvandır. İnsanın en yakın dostu köpek…

2 Şubat 2024

ÖNERİLEN YAZILAR

Uzay araştırmalarında Ay’ın yeniden keşfi

Ay’ın yeniden keşfine ve hatta orada yaşayabilecek şekilde projeler üretilmesine hem ülkelerin uzay ajansları hem özel şirketleri hem de halkından…

BilimUzay
13 Mayıs 2025

VYZOV Gelecek Teknolojileri Ödülü başvuruları için son ay

Gelecek teknolojileri alanında verilen uluslararası ödül “VYZOV” için başvuru şansı devam ediyor.

Haber
16 Mayıs 2025

Dağdan gelen Çinli dinozor!

GazeteBilim olarak başlattığımız "Bülten Haberleri" adı altında üreteceğimiz bilim içeriklerinden biri olan Paleontoloji Bülteninin yeni yazısındasınız. Ben Emre Çevik, Hacettepe…

Paleookur
12 Mayıs 2025

Dünya’nın dönüşü yavaşlıyor!

Oluşumundan beri 4.5 milyar yıldır Dünya’nın dönüşü gitgide yavaşlıyor ve bu yavaşlamanın sonucunda günler giderek uzuyor. Dünya’nın yavaşlaması insanların yaşam…

Fizik
5 Mayıs 2025
  • Biz Kimiz
  • Künye
  • Yayın Kurulu
  • Yürütme Kurulu
  • Gizlilik Politikası
  • Kullanım İzinleri
  • İletişim
  • Reklam İçin İletişim

Takip Edin: 

GazeteBilim

E-Posta: gazetebilim@gmail.com

Copyright © 2023 GazeteBilim | Tasarım: ClickBrisk

  • Bilim
  • Teknoloji
  • Felsefe
  • Kültür-Sanat
  • Gastronomi
  • Çocuk

Removed from reading list

Undo
Welcome Back!

Sign in to your account

Lost your password?