Merhaba Paleontoloji Severler,
GazeteBilim olarak başlattığımız “Bülten Haberleri” adı altında üreteceğimiz bilim içeriklerinden biri olan Paleontoloji Bülteninin yeni yazısındasınız. Ben Emre Çevik, Hacettepe Üniversitesi/Biyoloji Bölümü öğrencisiyim. Bugün, Paleontolojik keşifler ve olaylara bakacağız. GazeteBilim tarafından yapılacak olan diğer bülten içeriklerine de bakmayı unutmayınız, bilimle kalınız.
Emre Çevik
Paleontologlar, Güneybatı Çin’de yaşayan yeni bir pachypleurosaur türünü tanımladılar. Yaklaşık 10 santimetre olan bu canlıya paleontologlar Dianmeisaurus mutaensis adını verdiler ve bu canlı günümüzden yaklaşık 245 milyon yıl önce Orta Triyas döneminin Anisiyen çağında yaşamaktaydı. Bu antik sürüngen Triyas döneminde yaşamış ilkel sauropterygian sürüngenlerinden oluşan bir grup olan pachypleurosaur’un bir türüdür. Ve bu hayvanlar suda yaşayan kertenkelelere benziyordu ve küçük başları, uzun boyunları, kürek benzeri uzuvları ve uzun, derin kuyrukları vardı.
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Hefei Teknoloji Üniversitesi’nden Dr. Jun Liu ve meslektaşları, “Sauropterygia, tür çeşitliliği bakımından Mezozoik deniz sürüngenleri arasında en gelişen klad olup, Jura ve Kretase’den ikonik Plesiosauria’yı ve Triyas’tan kök grubu Placodontia ve Eosauropterygia’yı içerir” dedi.
Filogenetik olarak konuşmasını derinleştiren Dr. Jun Liu, “Eosauropterygianlar geleneksel olarak Pachypleurosauria, Nothosauroidea ve Pistosauroidea olmak üzere üç gruba ayrılırdı. Bu geleneksel görüş, monofiletik bir Pachypleurosauria’nın, Nothosauroidea ve Pistosauroidea’dan oluşan Eusauropterygia kladının kardeş grubunu oluşturduğunu ileri sürer.” Ifadeleriyle hem canlı hem de filogenisine yorum yaparak sözlerini bitirdi.

Japonya’nın uçan sürüngeni
Uçan sürüngen olarak bilinen Pterozorlar, 210 ila 65 milyon yıl önce yaşamış, oldukça başarılı uçan sürüngenlerdi (genellikle yanlış adlandırıldıkları gibi dinozorlar değil).
Bunlar Dünya’nın ilk uçan omurgalılarıydı; kuşlar ve yarasalar ise çok daha sonra ortaya çıktılar.
Paleontologlar, Japonya’da Geç Kretase döneminde yaşamış yeni bir quetzalcoatline azhdarchid pterosaur türü olan Nipponopterus mifunensis’in keşfedildiğini duyurdular. Yeni tanımlanan tür , pterozor ailesi Azhdarchidae’nin bir alt familyası olan Quetzalcoatlinae’nin bir üyesiydi.
Paleontologlar keşfedilen dinozorunda içinde yer aldığı Azhdarchidler hakkında, “Azhdarchidler, özellikle 10-11 m kanat açıklığına sahip Quetzalcoatlus northropi, Arambourgiania philadelphiae ve Hatzegopteryx thambema gibi şimdiye kadarki en büyük uçan organizmaları barındırmasıyla ünlü, çok özel bir pterozor kladını temsil ediyor” sözlerini kullandılar.
Ayrıca Dev azhdarchidler gibi bazı pterozorlar, kanat açıklıkları 9 metreyi aşan ve ayakta durma yükseklikleri modern zürafalarla karşılaştırılabilir olan, tüm zamanların en büyük uçan hayvanlarıydı.
Mifune Dinozor Müzesi’nden Dr. Naoki Ikegami, São Paulo Üniversitesi’nden Dr. Rodrigo Pêgas ve meslektaşları, “Güçlü uçuş yeteneğini elde eden ilk omurgalı grubu olan pterozorlar, Geç Triyas’tan Kretase/Paleojen sınırına kadar uzanan, dikkate değer bir morfolojik çeşitlilik sergileyen bir fosil kaydı bıraktılar” dedi.
Bununla beraber bulunan canlı hakkında da konuşan Dr. Ikegami, “Japon pterozor kayıtları son derece nadirdir, bu nedenle her kalıntının özel bir önemi vardır. Japonya’da bulunan ilk pterozor örneği, Hokkaido’daki Yezo Grubu’ndan türemiştir ve kısmi femur (uyluk), metatarsal (ayak tarak kemiği), pedal falanks (ayak parmakları) ve kuyruk omurundan oluşan belirsiz bir pteranodontidi temsil etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Araştırmacılar, “Nipponopterus mifunensis , Japonya’dan gelen ilk isimsel pterozor türünü temsil ediyor” dedi ve “Geç Kretase döneminde pterozorların en çeşitli ve yaygın grubunu temsil ediyorlar.” şeklinde devam etti ve sözlerini tamamladı.

Jura Dönemi uçan sürüngenleri hakkında daha fazla bilgi!
Paleontologlar iki yüz yıl boyunca pterozorları iki ana gruba ayırdılar: İlk pterodaktiloid olmayanlar ve daha sonraki ve çok daha büyük olan pterodaktiloidler.
İlk pterozorların kısa boyunlarda kısa kafaları, kanat bileğinde kısa bir kemiği, ayakta uzun beşinci parmağı ve uzun kuyrukları vardı. Pterodaktiloidlerin ise tam tersi vardı. Ancak bu gruplar arasında geçiş yapıldığında vücutlarının hangi kısımlarının değiştiği bilinmiyordu. 2010’lu yıllarda Darwinopterans adı verilen bir dizi ara tür bulundu ve bunlar, vücudun geri kalanından önce baş ve boynun değiştiğini ortaya koydu. Evrimsel bir boşluğu kapatan ara ürünün harika bir örneğiydi. Ama aynı zamanda bu değişikliklerin öncesinde veya sonrasında neler olup bittiğini de gerçekten bilmediğimiz anlamına geliyordu. Burada ise yardıma yeni keşfedilen fosil bazı soruları cevaplamış oldu.
Bu fosil günümüzde Güney Almanya’da bulunan yaklaşık 149 milyon yıl önce yaşamış bir pterozor türü olan Skiphosoura bavarica olarak adlandırıldı ve bu canlı, erken dönem monofenestratata pterozorlar ile daha sonraki dönem pterodaktiloidler arasında bir köprü görevi görmektedir. Çünkü Pterodaktiloidlere çok benzeyen bir baş ve boyuna sahip olmasına rağmen, daha uzun bir bilek, daha kısa bir ayak parmağı ve kuyruk da gösteriyor; ancak bunlar pterodaktiloidlerde görülenler kadar aşırı değil.
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Londra Queen Mary Üniversitesi’nden paleontolog ve araştırmanın baş yazarı Dr. David Hone, “Bu inanılmaz bir bulgu. Bu fosil uçan hayvanların nasıl yaşadığını ve evrimleştiğini anlamamıza gerçekten yardımcı oluyor. Umarım bu çalışma gelecekte bu önemli evrimsel geçiş üzerine yapılacak daha fazla çalışmanın temeli olur.” Ifadelerini kullandı.
Konuya dair Wisconsin-Maddison Üniversitesi’nden paleontolog ve makalenin ortak yazarı Dr. Adam Fitch ise, “Pterozorlar uzun zamandır geçmişin eşsiz yaşamının sembolleri olmuştur. Skiphosoura bavarica, pterozorların evrimsel ilişkilerinin ve dolayısıyla bu soyun nasıl ortaya çıkıp değiştiğinin anlaşılması için önemli bir yeni form sunuyor.” sözlerini kullandı.
Skiphosoura bavarica‘nın ara pozisyonunu göstermesinin yanı sıra , aynı zamanda bir İskoç pterozor türü olan Dearc’ın erken pterozorlar ile ilk Darwinopteranlar arasındaki ayna pozisyonuna uyduğunu da göstermektedir.
Konu hakkında daha detaylı konuşan Paleontologlar, “Artık erken pterozorlardan Dearc’a , oradan ilk Darwinopteranlara , Skiphosoura’ya ve pterodaktiloidlere kadar eksiksiz bir evrim dizisine sahibiz. Her ne kadar her örnek tamamlanmış olmasa da, artık baş ve boyundaki büyümeyi, uzamış bileği, küçülen ayak parmağı ve kuyruğu ve diğer özellikleri birden fazla grupta adım adım izleyebiliyoruz. Bu, daha önce geçişin hiç de net olmadığı bir grubun evriminin mükemmel bir örneği.” Sözlerini kullanarak açıklamalarını bitirdiler.
Kaynakça
YW. Hu et al. 2024. A new pachypleurosaur (Reptilia: Sauropterygia) from the Middle Triassic of southwestern China and its phylogenetic and biogeographic implications. Swiss J Palaeontol 143, 1; doi: 10.1186/s13358-023-00292-4.
Xuanyu Zhou et al. Reassessment of an azhdarchid pterosaur specimen from the Mifune Group, Upper Cretaceous of Japan. Cretaceous Research, published online November 16, 2024; doi: 10.1016/j.cretres.2024.106046.
David William Elliott Hone et al. A new and large monofenestratan reveals the evolutionary transition to the pterodactyloid pterosaurs. Current Biology, published online November 18, 2024; doi: 10.1016/j.cub.2024.10.023.