Bugün var olan birçok meslek 10 sene içinde artık olmayacak çünkü YZ kimine göre bir kurtarıcı kimine göre bir yağmacı olarak geldi ve bugünkü işlerin bir kısmını insanların elinden alacak. Bunu herkes kabulleniyor, önemli olan ne kadarını alacak? Çünkü aldığı her iş, bizi dünkü dünyadan biraz daha kopartacak.
YZ hayatımızda güçlü bir etki yapacağını geçtiğimiz 2 – 3 sene içinde gösterdi. Şu an dünyadaki binlerce ebeveyn gibi ben de yarına hangi mesleğin kalabileceği, çocuğumu hangi dalda ve nasıl eğitirsem hayatını kazanabileceği konusuna kafa yoruyorum.
Zaten çocuklarımızın yeni bin yıla uygun bir eğitim sisteminde okuduğunu söylemek zor. Bence bugün coğrafya, yer bilimi, meteoroloji vb okumayacak biri için balkon bahçeciliği ya da atık yönetimi öğrenmek, yurdumuzda dağların denizlere paralel gittiğini öğrenmekten daha önemli. Pestisit kullanımı yakın bir gelecekte yok olmayacağına göre pestisitten arındırma ya da evdeki yiyeceklerin depolanması ve fireyi önleme bilgisi, tıp ya da biyolojinin herhangi bir dalında eğitim görmeyecek biri için mitokondrilerin görevini öğrenmekten daha gerekli. Eğitim – öğretimdeki gereksinim (şu anda bildiğim kadarıyla kaldırılmış olan) Devlet Planlama Teşkilatı gibi bir kuruluşun öngörüleri doğrultusunda, her 5 yılda bir, dönemin gereksinimlerine göre revize edilmesi, ki bu da bugünkü yönetim mantalitesi içinde pek uygulanabilecek bir şey değil.
Dönelim konumuza; YZ bizi ve dünyanın çok büyük bir kısmını gafil avladı. Yarın neler olabilir, 10 yıl içinde neler olacak? Bu soru her gencin ve ebeveynin aklındaki soru. Konuya, konunun muhatabıyla cevap bulmayı düşünerek, şu anda başat sayılan birkaç programla konuştum ve onlara 4 soru sordum:
1 – Şu anda YZ uygulamaları zekâ seviyesi olarak kaç IQ ile ölçülendirilebilir?
2 – Odaklanmış konularda eğitilmiş bir yapay zekâ modelinin (doktorluk, mimarlık, makine mühendisliği, pilotluk) insana göre bu dallarda başarılı olma şansı nedir?
3 – Şu andaki gelişim hızına göre robot teknolojisi ne zaman IQ 100 altındaki işçilerin becerilerine sahip olup onların işlerini yapabilir?
4 – Senin gelecek projeksiyonuna göre 2035 yılına kadar YZ destekli robotlar, dünyadaki iş potansiyelinin yüzde kaçını üstlenebilir?
Soruların cevabını bir programdan almanın eksik kalacağını düşündüğümden aynı soruları ChatGPT 4.0, Deep Seek v3, Grok 2, Gemini 2.0 Flash, Claude Haiku 3.5 ve Kimi’ye sordum. İşte cevaplar[1]:
Şu anda YZ uygulamaları zekâ seviyesi olarak kaç IQ ile ölçülendirilebilir?
ChatGPT
Yapay zeka dar alanlarda (satranç, go gibi) 150 – 200 gibi düşünülebilir. Yapay zekayı insan zekasıyla karşılaştırmak çok uygun olmasa da genel zekada insanın altında, şu anda 80 – 100 IQ arasında.
Deep Seek
YZ’lerin IQ seviyesini ölçmek için standart bir yöntem olmasa da Dar YZ (Narrow AI) alanında insandan çok daha üstün olabilir (150 – 200). Genel YZ (Henüz mevcut olmayan bir YZ olarak belirtmiş) ortalama 100 ya da daha yüksek olabilir.
Grok
Spesifik alanlarda insan zekasını aşabilir, insanlara nazaran çok yüksek IQ puanları alabilirken, doğrudan insan IQ’su ile karşılaştırmak güçtür.
Gemini
Bazı IQ testlerinde insan benzeri performans gösterebilir. Bazı alanlarda insandan daha iyi performans gösterebilir ama duygusal zeka, yaratıcılık, bilinç gibi alanlarda insan seviyesine ulaşması henüz mümkün değildir.
Claude
Claude 3 Opus gibi en gelişmiş yapay zekâ modelleri bazı standart IQ testlerinde 130 – 140 aralığında puan alabiliyorlar ama insan zekasının duygusal, sosyal ve yaratıcı yönlerini henüz tam olarak yakalayamıyor.
Kimi
“Genel olarak şu anda mevcut olan YZ uygulamaları özellikle doğal dil işleme ve görsel tanıma gibi alanlarda insan performansına yaklaşmakta veya bazen onu aşmaktadır” dedikten sonra konuyu laf kalabalığına getirmeyi ve ucu açık bırakmayı uygun bulmuş.

Odaklanmış konularda eğitilmiş bir yapay zekâ modelinin (doktorluk, mimarlık, makine mühendisliği, pilotluk) insana göre bu dallarda başarılı olma olasılığı nedir?
(Bu soru oldukça önemli çünkü burada sıradandan biraz daha yüksek bir zekanın gerektiği, “elit” kabul edilen birkaç mesleğin analizi olacak. Yani bir duvarı sıvamak, bir vidayı sıkmak, eş içerikli ama farklı marka ilacı önermekten biraz daha ayrıntılı bir işlemden söz ediyoruz.)
ChatGPT
Doktorluk
Avantajlar:
Teşhis ve analiz: Yapay zekâ, tıbbi görüntüleme (radyoloji, patoloji) ve teşhis sistemlerinde insanlardan daha yüksek doğruluk oranlarına ulaşabilir. Örneğin, bazı YZ modelleri, kanser teşhisinde %95+ başarı oranına ulaşmıştır.
Veri analizi: Büyük veri setlerini analiz ederek nadir hastalıkları tanımlayabilir ve önerilerde bulunabilir.
Hız: Çok daha hızlı kararlar alabilir ve hasta yükünü azaltabilir.
Sınırlamalar:
Empati eksikliği: İnsan doktorların sağladığı duygusal destek ve hasta ilişkileri YZ tarafından sağlanamaz.
(Konu üzerindeki en gerçekçi iki noktadan biri olduğunu düşünmekle beraber, diğer hak verdiğim “Hukuki ve Etik sorunlar” başlığındaki şartlar gerçekleşirse, insanların buna uyum sağlayabileceğini düşünüyorum. Özellikle de psikolojik formasyona sahip, insan kulağına etkili tonları kullanan bir ARAYÜZ tarafından kullanıldığında. Bu arayüz, ilerleyen robotik sayesinde insan görünümlü bir robota uygulandığında, neredeyse hiç problem kalmayacaktır)
Karmaşık durumlar: İnsan bedeninin karmaşıklığı, birbirine bağlı organlar ve sistemler YZ’nin zorlanabileceği bir alandır.
(Burada bir itirazım olacak. Tecrübeli doktor önemlidir çünkü daha fazla hasta görmüştür. Diyelim 100 bin hasta görmüş bir doktordan bahsediyoruz. YZ’ye 1 milyar hastanın karşılaştırılabilir verisi girecek. Doktorun düşünebileceğinin ya da karşılaştığı vakaların 10000 misli vakadan bahsediyoruz. Karşılaştırma için tanı, ilişki, sonuç olarak verisi hazır vakalardan)
Hukuki ve etik sorunlar: Yapay zeka yanlış teşhis koyarsa, sorumluluk kimde olacak?
(İşte mesele asıl burada. Her şey insanların YZ’ye verilen değerlendirme kıstaslarından emin olması ile ilişkili olduğunu düşünüyorum. Eğer insanlar herhangi bir şekilde dürüstçe, kendilerine sunulanın herhangi bir çıkar ya da art niyet taşımayan kısaslar olduğunu kabul ederlerse, makinelere daha fazla güvenebilirler diye düşünmekteyim. Özel hastaneler yaygınlaştıktan sonra pek çok hastanın verilen pahalı tetkiklerin hepsinin gerekli olup olmadığı konusunda ikircikliğe düştüğünü gördüm.)
Sonuç: Yapay zeka, doktorlara yardımcı bir araç olarak oldukça başarılıdır, ancak insan doktorların yerine geçmek için henüz yeterince esnek değildir.
(“Esneklik” kavramının ne olduğunu anlayamadığımı söylemek zorundayım. Burada YZ’nin Türkçede “suya sabuna dokunmamak” tabirine uygun olarak cevap verdiğini düşünüyorum)

Mimarlık
Avantajlar:
Tasarım optimizasyonu: Yapay zeka, belirli kriterlere dayalı en verimli bina tasarımlarını yaratabilir (enerji tasarrufu, malzeme verimliliği gibi).
Hızlı üretim: Mimarların saatlerce çalışmasını gerektiren tasarımları dakikalar içinde tamamlayabilir.
Veri analizi: Tarihsel projeleri analiz ederek gelecekteki tasarımlar için ilham verebilir.
Sınırlamalar:
Yaratıcılık: Mimarlık, estetik ve kültürel bağlamı anlamayı gerektirir. YZ, belirli tasarım kalıpları içinde kalsa da yaratıcı olma konusunda sınırlıdır.
(Yeterince örnek verildiğinde ve istek net tanımlandığında YZ’nin yaratıcılık konusunda da iyi uygulamalar çıkartabildiğini Midjourney, Dall E, Flux, DeepArt gibi uygulamalardan biliyoruz. Sorun isteği olabildiğince net tanımlamak olacak gibi geliyor. Sonuçta kim tasarlarsa tasarlasın, seçim bir eseri tasarlayandan çok, onu seçen kişi ya da jürinin hükümranlığında…)
İnsan-mekan ilişkisi: İnsanların mekanla olan psikolojik ve duygusal bağlarını anlamak zor olabilir.
(Bir mimar olarak yeterince veri sağlanır ve neden sonuç ilişkileri iyi açıklanırsa bu tip sorunların YZ tarafından daha iyi çözülebileceğini düşünüyorum.)
Uygulama ve iletişim: Tasarımların hayata geçirilmesinde ekiplerle etkili iletişim kurma yeteneği insana özgüdür.
(İşin ilginç tarafı, ufak bir şantiyenin neredeyse 1 ya da 2 kişi tarafından yönetilecek olduğu bir yapım aşamasından söz ediliyor aslında. Çünkü burada çalışanların büyük bir kısmı, Dar YZ tarafından işsiz kalacak)
Sonuç: YZ, özellikle teknik ve analitik alanlarda mimarlara yardımcı olabilir, ancak yaratıcı süreçlerde insanlara bağımlıdır.
Makine Mühendisliği
Avantajlar:
Hesaplama gücü: Karmaşık mühendislik problemlerini çözme ve optimize etmede üstün bir performans sergileyebilir.
Otomasyon: Üretim süreçlerini yönetmek ve hataları tespit etmek için ideal bir araçtır.
Simülasyon: Projeleri test etme ve simüle etme konusunda hızlı ve etkili çözümler sunar.
Sınırlamalar:
Problem çözme bağlamı: Mühendislik sorunları bazen yaratıcı ve sezgisel çözümler gerektirir, bu da insanın üstünlüğünü koruduğu bir alandır.
(Makine mühendisleri ile konuştuğumda bu yaratıcı ve sezgisel çözümlerin çoğunlukla insan için uzun olabilecek ama bilgisayar sayesinde çok kısa sürede hesaplanabilen etkiler olduğu sonucuna vardım.)
Uygulama aşaması: Teorik çözümleri gerçek dünyaya uyarlamak için mühendislerin sahadaki tecrübesi gereklidir.
(Ortada binlerce yapım aşamasının verisinin olduğu ve eskiler yeterince detaylı olmasa bile her saniye yeni ve kusursuz işlenmiş verinin gireceği bir sistemden söz ediyoruz.)
Bağlamsal değerlendirme: Mühendislik çözümleri genellikle maliyet, müşteri ihtiyaçları ve uzun vadeli etkileri dikkate alır; YZ bu bağlamları anlamakta zorlanabilir.
(Katılmadığım bir değerlendirme. Sonuçta regülasyonların sınırladığı bir alanda çalışılıyor. YZ çözümleri alternatifli olarak sunacak, GZFT (Güçlü yönler, zayıf yönler, fırsatlar, tehditler) analizleri ile birlikte verecektir. Burada sadece karar vericinin tercihleri önemli olacaktır)
Sonuç: Yapay zeka, analitik görevlerde mükemmel performans gösterirken, yaratıcı problem çözme ve bağlam anlama konusunda insanlarla iş birliğine ihtiyaç duyar.
Pilotluk
Avantajlar:
Otonom sistemler: Modern uçaklarda otomasyon (örneğin, otomatik pilot) büyük ölçüde kullanılıyor ve yapay zekâ bu sistemleri daha güvenilir hale getirebilir.
Reaksiyon süresi: YZ, insanlardan çok daha hızlı tepki verebilir ve bir krizi yönetebilir.
Hataları azaltma: İnsan hatalarından kaynaklanan kazaları en aza indirebilir.
Sınırlamalar:
Durumsal farkındalık: Pilotlar, beklenmedik durumları anlamada ve tepki vermede YZ’den daha iyidir.
(Milyonlarca uçuş ve aksaklığın yüklenmiş olduğu bir sistemden söz ediyoruz. Böyle bir sistemin bu gibi bir durumda verdiği kararda onun 10000’de biri kadar bile tecrübeli olmayan bir insanın kararının daha doğru olabileceğini iddia edemeyiz sanırım. Hele tepki süresini konuşmanın hiç doğru olmadığını düşünüyorum. Sav tamamen doğru varsayalım. Beklenmedik bir durumun olasılığı nedir? Bir pilot 1000 uçuşa, beklenmedik bir durumda kontrolü almak için nöbetçilik edebilir.)

Yaratıcı karar verme: Belirsizlik veya olağan dışı durumlarda YZ sınırlı kalabilir.
(Bu durumlarda yapay zekanın daha mantıklı karar verebileceğini düşünüyorum. Sonuçta hayat bir Hollywood filmi olmadığı için kurtulma ihtimalinin her zaman daha yüksek olabileceğini varsayabiliriz. Eğer ille de insan kararı isteniyorsa bir önceki şıktaki gibi nöbetçi pilot konumlandırılabilir.))
Yolcu güveni: İnsanlar, uçuş sırasında bir insan pilotun varlığını daha güven verici bulabilir.
(Tek tutar nokta bu ama eğer karada sürüş emniyetli hale gelirse, havadaki seyahat için kimsenin itiraz edeceğini zannetmiyorum.)
Sonuç: YZ, pilotları destekleyen bir araç olarak son derece başarılıdır ve gelecekte tam otonom uçuşlar mümkün olabilir. Ancak şu anda insanlar kritik kararlar için gereklidir.
(Genel değerlendirme olarak bu mesleklerde YZ sınırları nedeniyle insanın hala vazgeçilmez olduğu sonucunu verdi. Aslında “hala” yerine “henüz” kullanmamasının kibarlıktan olduğunu zannediyorum.)
Deep Seek
Yapay zekanın avantajları ve sınırlılıklarını saydıktan sonra alanlara göre sonuçları neredeyse eş biçimde verdi. Doktorlukta karmaşık cerrahi müdahalelerde insanın daha iyi olabileceğini söyledi ki, veri havuzunun büyüklüğü göz önüne alındığında tam tersini düşünüyorum.
Grok 2
“Sonuç olarak, YZ belirli görevlerde insandan daha başarılı olabilir, ancak insani dokunuş, yaratıcılık, empati, sezgi ve karmaşık durumlarda esnek karar verme yetenekleri gibi alanlarda insanlar hala önde. Bu nedenle, bu meslek dallarında YZ’nin yardımcı rolü daha belirgin olabilir, tamamen yerini alması ise henüz mümkün görünmemektedir” demekle birlikte sunduğu mazeretlerin hiç biri net bir gerçeklik taşımayıp, sübjektif kıstaslara daha yakın gözükmekte.
Gemini
Yapay zekanın yorulmazlık, öğrenme ve adaptasyon avantajlarından bahseden, teknoloji ve veri kalitesinin önemine dikkat çeken tek yapay zekâ.
“Sonuç
Yapay zeka, birçok alanda insanlara göre daha başarılı olma potansiyeline sahiptir. Ancak, insanın yaratıcılık, duygusal zeka, etik muhakeme ve fiziksel yetenekleri gibi avantajları da göz ardı edilmemelidir. Gelecekte, insan ve yapay zekanın birlikte çalışarak daha iyi sonuçlar elde etmesi beklenmektedir” şeklinde bir son cümle ile en gerçeğe yakın cevabı veren yapay zeka oldu. Bunun yanında yaratıcılık ile kastedilen estetik ise bu kişisel olarak değişebilen ve trendlerle yönlendirilebilen bir konu. Bilimsel açıdan daha önce bir araya getirilmeyenleri bir araya getirerek sonuçlarının etkilerini saptamak olarak düşünülüyorsa, sanırım yapay zeka doğru programlandığında, bunu insan aklından daha iyi başarabilir. Fiziksel yeteneklerin 5 yıl içinde çok değişeceğini düşünüyorum. Etik değerler ise her zaman değişen bir şey. Sonuçta dünyanın etik değerleri içinde kazığa geçirme, canlı canlı yakma ya da kuma gömme gibi şeylerin sığdığı devirlerden geçildi.
Claude
Claude bu konuda cevabını olduğu gibi alıp koymaya değer bir tablo çizdi:
“Tıp (Doktorluk):
Tanı koyma: %90-95 başarı olasılığı
Görüntü analizi: İnsandan daha yüksek doğruluk (%98-99)
Sınırlılık: Duygusal empati ve hasta-hekim ilişkisi eksikliği
Mimarlık:
Tasarım çözümleri üretme: %80-85 başarı
Matematiksel hesaplamalar: Mükemmel performans
Sınırlılık: Yaratıcı özgün tasarım üretme zorluğu
Makine Mühendisliği:
Mühendislik hesaplamaları: %95-98 doğruluk
Optimizasyon problemleri: İnsandan daha hızlı ve etkin çözümler
Sınırlılık: Gerçek dünya pratik uygulamalarındaki ince detayları kavrama eksikliği
Pilotluk:
Standart uçuş prosedürleri: %99 başarı
Acil durum senaryoları: %80-85 performans
Sınırlılık: Anlık yorumlama ve insani sezgi gerektiren kritik kararlar
Genel olarak yapay zeka, teknik ve prosedürel alanlarda insanın çok üzerinde performans gösterebiliyor. Ancak duygusal zeka ve yaratıcılık gerektiren noktalarda hala insan gerisinde kalıyor.” Daha önce de belirttiğim gibi yaratıcılık konusu biraz tartışılabilir bir konu. Alternatifleri bir araya getirme programlaması doğru yapıldığında istenilen sonuçların alınabileceğini düşünüyorum. Duygusal zekaya gelince bunun kültürler arası farkları bazen bilgisayarın programlandığı şekil ve insan arasındaki farktan çok daha fazla olabilir.
Kimi
“Odaklanmış konularda eğitilmiş YZ modelleri, belirli görevlerde insan performansını aşabilir veya eşitlenebilir. Ancak, kompleks ve yaratıcı görevlerde insan uzmanlarının deneyimi ve becerileri hala çok önemli olup, YZ tamamen yerine geçemiyor. YZ sistemlerinin başarılı olma olasılığı, alan ve görevlerine göre değişmektedir ve genellikle insanlarla işbirliği içinde en iyi sonuçlar elde edilmektedir.”
(YZ’lerin politik doğruculuk ve suya sabuna dokunmama politikalarına kısmen alışmış biri olarak bile verdiği cevapları oldukça baştan savıcı buldum. Belki girilen ülke ya da konuma göre farklı şekilde cevap verme seçeneği eklenmiştir, eklenmemiştir, bu seçenek bütün YZ’lerde mevcuttur vs, bilemiyorum. Bunlar henüz netleşmemiş konular.)
Şu andaki gelişim hızına göre robot teknolojisi ne zaman IQ 100 altındaki işçilerin becerilerine sahip olarak onların işlerini yapabilir?
ChatGPT
5-10 yıl içinde, IQ 100 altındaki birçok işçinin yaptığı tekrarlayan fiziksel görevler robotlar tarafından yapılabilir hale gelecektir.
10-20 yıl içinde, daha karmaşık beceriler gerektiren işleri devralan robotlar görmeye başlayabiliriz.
Ancak, robotların tüm işleri tamamen devralması yerine, çoğu durumda insan-robot iş birliği daha yaygın olacaktır. Bu, hem maliyet etkinliği hem de sosyal adaptasyon açısından daha sürdürülebilir bir yol gibi görünüyor
(Aslında sosyal adaptasyondan çok sosyal patlamayı önlemek açısından çok daha makul gibi gözüküyor. Çünkü 6 kişinin çalıştığı bir atölyede, fast food restoranda 1 ya da en fazla 2 kişi yeterli olacaktır. 3 ve 4. kişi sosyal adaptasyon adı altında bir süre daha çalıştırılacaktır. Aksi halde 5 yıl içinde birden gelişen işsizlik, sonucu kestirilemeyen sosyal patlamalara neden olacaktır.)
Deep Seek
Mevcut gelişim hızına göre, robotların IQ 100 altındaki işçilerin becerilerine sahip olarak onların işlerini yapabilmesi için 2030-2040 yılları arasında önemli bir dönüm noktasına ulaşılması bekleniyor. Ancak bu süreç, teknolojik, ekonomik ve sosyal faktörlere bağlı olarak değişebilir. İnsanların bu geçişe uyum sağlaması için eğitim ve beceri geliştirme programları büyük önem taşıyacaktır.
Grok
Ekonomik politikalar
İş gücü piyasasına uyum sağlama kabiliyeti
Etik ve sosyal kabul edilebilirlik
Teknolojideki beklenmedik atılımlar veya engeller
Sonuç olarak, robot teknolojisinin IQ 100 altındaki işçilerin becerilerine sahip olup onların işlerini yapabileceği süre, yukarıdaki faktörlere bağlı olarak 2030 yılına kadar önemli ölçüde hızlanabilir.
Gemini
Tahminler
Robot teknolojisindeki mevcut gelişim hızına bakıldığında, önümüzdeki 10-20 yıl içinde IQ 100 altındaki işçilerin yaptığı işlerin birçoğunun robotlar tarafından yapılabileceği öngörülmektedir. Ancak, bu süreç kademeli olarak gerçekleşecek ve bazı işler için insanlara daha uzun süre ihtiyaç duyulacaktır.
Önemli not:
Bu tahminler, teknolojinin gelişim hızına, maliyet faktörüne, işgücü piyasasındaki değişimlere ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, robot teknolojilerinin gelecekteki etkilerini kesin olarak tahmin etmek zordur.
Claude
Claude bu soruda da son derece açık, net bir cevap verdi. Onu da hiç özet almadan sunmak istiyorum:
Bu soruyu detaylı bir şekilde analiz edebilirim:
Tahmin: 2030-2035 aralığı kritik bir dönüm noktası olacak.
Robotik teknolojinin gelişim aşamaları:
Rutin İmalat İşleri (Kısa Vadeli):
2025-2030 arası: %70-80 oranında rutin imalat işlerini devralabilecek.
Özellikle montaj, paketleme, basit üretim bantları
Vasıfsız İşçilik Alanları (Orta Vadeli):
2030-2035: Tarım, depo işçiliği, lojistik, güvenlik gibi alanlarda tam zamanlı robot sistemler
İşgücünün yaklaşık %40-50’sini ikame edebilecek teknolojik alt yapı
Orta Vasıflı İşçilik (Uzun Vadeli):
2035-2040: Karmaşık beceri gerektiren işlerde de robot sistemler devreye girecek.
Yapay zekâ ve robotik entegrasyonu sayesinde %60-70 oranında işgücü değişimi
Teknolojik Sınırlamalar:
Duygusal zekâ gerektiren işler
Anlık karar alma becerisi
Yaratıcılık isteyen süreçler hala insan kontrolünde kalacak
Önemli not: Bu tahminler teknolojinin mevcut gelişim hızına dayanmaktadır ve beklenmedik teknolojik sıçramalar bu süreçleri değiştirebilir.
Kimi
Robotların IQ 100 seviyesindeki işçilerin becerilerini tamamen edinmesi ve bu işleri yerine getirebilmesi için önümüzdeki 5-10 yıl içinde önemli gelişmeler beklenmektedir. Özellikle YZ ve makine öğrenimi gibi teknolojilerin entegrasyonu sayesinde, robotlar daha zeki ve adaptatif hale gelecekler. Ancak, robotların tüm insan işlerini yerine getirebilmesi için hala bazı teknolojik ve etik engeller bulunmaktadır. Bu nedenle, robotların belirli alanlarda insan işlerini yerine getirebilmesi için önümüzdeki on yılda önemli atılımlar beklenmektedir
(Açıkçası bu üç soruda da Kimi beni hayal kırıklığına uğrattı. Ortadan konuşup, herhangi bir risk almadan yuvarlak laflarla idare etmeye çalışıyor.)
Senin gelecek projeksiyonuna göre 2035 yılına kadar YZ destekli robotlar dünyadaki iş potansiyelinin yüzde kaçını üstlenebilir?
Yuvarlak laflardan sıkıldığım ve YZ’nin mavi yakalılar kadar beyaz yakalıların da peşinde olduğunu düşündüğüm için olayı net hale getirmek istedim. Buna şu şekilde cevaplar geldi:
ChatGPT
SONUÇ:
YZ ve robotlar, 2035’e kadar bazı sektörlerde işlerin büyük kısmını ele geçirse de, yeni iş fırsatları yaratacağı için “toplam işsizlik” oranı doğrudan %50’ye ulaşmayacaktır. Ancak, birçok meslek değişecek ve insana olan ihtiyaç yeniden şekillenecek.
(Sektörel bazda ve bölgesel farklılıklara göre analiz ettikten sonra bu sonucu verdi.)
Deep Seek
2035 yılına kadar YZ destekli robotların ve otomasyon sistemlerinin dünyadaki iş potansiyelinin yaklaşık %30-40’ını üstlenebileceği öngörülebilir.
Grok 2
2035 yılına kadar, YZ destekli robotların dünyadaki iş potansiyelinin yaklaşık %35-50’sini üstlenebileceği öngörülebilir. Bu oran, bazı sektörlerde daha yüksek (örneğin, imalat ve lojistik %70’e kadar çıkabilir), bazılarında ise daha düşük olabilir (örneğin, sağlık ve kişisel hizmetlerde %20-30 arası).
Gemini
İyimser senaryo: Yapay zeka ve robot teknolojileri hızla gelişmeye devam ederse ve maliyetler düşerse, 2035 yılına kadar dünyadaki işlerin %20-30’u robotlar tarafından üstlenebilir.
Orta senaryo: Yapay zeka ve robot teknolojilerindeki gelişmeler yavaşlar veya maliyetler yüksek kalırsa, 2035 yılına kadar dünyadaki işlerin %10-20’si robotlar tarafından üstlenebilir.
Kötümser senaryo: Yapay zeka ve robot teknolojilerindeki gelişmeler beklenenden daha yavaş olursa veya bazı engellerle karşılaşırsa, 2035 yılına kadar dünyadaki işlerin %5-10’u robotlar tarafından üstlenebilir.
(Burada çok önemli bir nokta var. İyimser senaryo olarak sunduğu ihtimal “YZ için iyimser” senaryo. Kötümser dediği senaryoda insanlar daha az iş kaybediyor. Yani daha şimdiden “Benmerkezcil”. “3 ihtimal var” diyerek olaya nötr yaklaşabilecekken iyimser senaryoyu kendi tarafına aldı Gemini.)
Claude
Detaylı bir projeksiyon yaparsak:
Sektörel Dağılım:
İmalat Sanayi: %70-80 robotik dönüşüm
Lojistik ve Depolama: %60-75 otomasyon
Tarım: %50-65 robot sistemler
Güvenlik ve Gözetim: %50-60 robot entegrasyonu
Çağrı Merkezleri ve Basit Hizmet İşleri: %50-70 YZ sistemleri
İnşaat Sektörü: %40-55 robot teknolojileri
Sağlık Destek Hizmetleri: %30-45 robotik süreçler
Genel Toplam Projeksiyon:
2035 itibarıyla dünya iş potansiyelinin yaklaşık %55-65’i YZ destekli robotlar tarafından üstlenilebilir.
Kimi
Tüm bu analizler ve tahminler göz önüne alındığında, 2035 yılına kadar YZ destekli robotlar, dünyadaki iş potansiyelinin %20-30’una kadar etki edebileceklerdir. Ancak bu oran, teknolojik gelişmelerin hızı, endüstriye göre etkiler, toplumsal kabul ve politik faktörlerle etkileşimde olabilir. Özellikle tekrarlayan ve rutin işlerde büyük bir etkiye sahip olacaklar, ancak aynı zamanda yeni iş alanları yaratma potansiyeline de sahipler.
Sanırım bu yazıda herkesin başlangıçtaki soruyu kendi mesleği için cevaplayabileceği kadar veri mevcut. Özellikle son soru oldukça net cevaplar aldı ve alınan cevaplar sebebiyle düşünülecek çok fazla konu var.
Durumumuzu, insanlık tarihindeki herhangi bir dönem ya da örnekle karşılaştırarak, sonuca varabileceğimiz bir noktada değiliz. YZ hayatımızı değiştirecek! Herkesin kabullendiği, kabulleneceği ya da kabullenmek zorunda kalacağı gerçek bu ama YZ ve robotların yaratacağı sosyal ve kültürel şok, insanların adapte yeteneği sayesinde absorbe edilip atlatılabilecek mi yoksa Sam Altman’ın dediği gibi “Sosyal kontratlarımızı değiştirmek zorunda kalacağımız, toplumsal yapımızı gözden geçirip, yeniden kuracağımız” bir yarına mı gidiyoruz? Zaman gösterecek.
[1] Yazılan cevaplar özet cevaplardır. Yapılan yazışmaların eksiksiz dökümü https://kuzubudu.com/715-2/ adresinde yer almaktadır: