Gençler için bir gelecek rehberi…
Osman Akın
Yapay Zekâ işinizi yok etmeyecek, onu “yükseltecek”: McKinsey verileri geleceğin çalışma modelini nasıl çiziyor?
Korku ile veri arasındaki uçurum
Son iki yıldır teknoloji dünyasında ve kahve sohbetlerinde en çok duyduğumuz cümle belli: “Yapay zekâ mesleğimi bitirecek mi?”
Distopik senaryolar çizmek kolaydır, ancak veriler bize daha farklı ve çok daha heyecan verici bir hikâye anlatıyor. McKinsey’nin son araştırmalarına ve küresel iş gücü verilerine baktığımızda, yapay zekanın (AI) rolünün “yıkıcı” olmaktan çok “dönüştürücü” olduğunu görüyoruz.
Yapay zekâ, meslekleri ortadan kaldırmak için gelmiyor; mesleklerin içindeki “angarya”yı temizlemek için geliyor. Peki, bu dönüşümün matematiği nasıl işliyor?
1. Görevler vs. Meslekler: Ayrımı doğru yapmak
En çarpıcı veri şu: McKinsey, mevcut iş saatlerinin %57’sinin teknik olarak yapay zekâ tarafından otomatikleştirilebileceğini söylüyor. Bu ilk bakışta korkutucu gelebilir. Ancak burada kaçırılmaması gereken bir nüans var:
Yapay zekâ “meslekleri” (jobs) değil, “görevleri” (tasks) devralıyor.
Bir emlak profesyoneli, bir pazarlamacı veya bir yazılımcı olarak işiniz tek bir eylemden ibaret değildir. İşiniz; rutin, yaratıcılık, strateji ve insan ilişkilerinin bir karışımıdır.

- AI’ın Sahası: Rutin, yüksek hacimli, tahmin edilebilir, kurallara dayalı işler (Örneğin: Veri girişi, basit muhasebe akışları, standart kod yazımı, sözleşme taslakları).
- İnsanın Sahası: İstisnaları yönetmek, yargılamak, bağlamı anlamak, duygusal zekâ, güven inşa etmek ve gerçek dünya sorumluluğu.
2. “Hibrit Roller” ve 7 kat artan talep
Veriler, iş ilanlarında “Yapay Zekâ Geçirmez Çalışan” aranmadığını, aksine “Yapay Zekâ Okuryazarlığı” (AI Fluency) olan çalışanlara talebin son iki yılda 7 kat arttığını gösteriyor.
Geleceğin iş modeli, bir işi %100 insanın yapması üzerine kurulu değil.
- %50-70: Yapay zekâ rutin işleri hallediyor.
- %30-50: İnsan, beynini gerçekten kullanması gereken stratejik ve insani kısımları yönetiyor.
Sonuç? Verimlilikte 2 ila 5 kat artış. Bu, çalışanın “yerini almak” değil, çalışana “süper güçler” kazandırmaktır.
3. Sektörel bir bakış: Muhasebeciden emlakçıya dönüşüm
Bu dönüşüm her sektörü “yükseltiyor” (upgrade ediyor):
- Yapay zekâ kullanan bir muhasebeci, sadece defter tutan biri olmaktan çıkıp bir finansal analiste dönüşüyor.
- Yapay zekâ kullanan bir yazılımcı, kod hamalı olmaktan çıkıp 10x daha üretken bir mühendise evriliyor.
- Yapay zeka kullanan bir emlak danışmanı, ilan metni yazmak veya pazar verisi taramakla saatler harcamıyor; bu zamanı müşterisiyle güven bağı kurmaya, pazarlığa ve stratejik portföy yönetimine ayırıyor.
4. Şirketler için uyarı: Yanına “ChatGPT” koymak yetmez
McKinsey, bu dönüşümün 2030 yılına kadar küresel ekonomide yıllık 2.9 trilyon dolarlık bir değer yaratabileceğini öngörüyor. Ancak büyük bir “AMA” var.
Bu değeri sadece yapay zekayı iş akışının kenarına bir “eklenti” (plugin) olarak iliştirenler değil; iş akışını yapay zekâ etrafında yeniden tasarlayanlar kazanacak.
Eski model: İnsan her şeyi yapar + Kenarda ChatGPT açık durur.
Yeni kazanan model: İnsan → Ajan (AI) → İnsan → Robot.
Sonuç: Direksiyona geçmek
Yapay zekâ, iş dünyasında kartları yeniden dağıtıyor. Bu yeni dönemde en büyük risk, yapay zekanın işinizi elinizden alması değil; yapay zekayı kendi iş süreçlerine entegre etmiş bir meslektaşınızın gerisinde kalmaktır.
Gelecek, yapay zekadan kaçanların değil; onu bir asistan, bir operasyonel ortak gibi yönetebilenlerin, yani “Yapay Zekâ Akıcılığı”na sahip olanların olacak.
Şimdi sormamız gereken soru şu: Bugün işinizin hangi “rutin” parçasını yapay zekaya devredip, hangi “insani” parçasında derinleşeceksiniz?

