Yeni araştırmalar, sadece ne kadar uyuduğumuzun değil, nasıl uyuduğumuzun da sağlığımız üzerinde derin etkileri olduğunu gösteriyor.
Beyza Aydoğdu
GazeteBilim Yazı İşleri
Uyku, hayatımızın üçte birini kaplayan ama çoğu zaman önemini hafife aldığımız bir süreç. Genellikle günde 7-8 saat uyku idealdir cümlesini duyarız, ancak yeni araştırmalar, sadece ne kadar uyuduğumuzun değil, nasıl uyuduğumuzun da sağlığımız üzerinde derin etkileri olduğunu gösteriyor.
University College London’dan araştırmacılar, yaklaşık 500.000 katılımcının uyku alışkanlıklarını analiz ederek beş temel uyku profili belirledi. İlginç olan şu ki: Aynı uyku süresine sahip iki kişi bile, uyku düzeni özelliklerine bağlı olarak tamamen farklı sağlık sonuçları yaşayabiliyor.
Beş uyku profili
1. Düzenli Uykucular
Bu kişilerin uyku saatleri tutarlı:
* Her gün benzer saatlerde uyuyor ve uyanıyorlar.
* Uykuları gece boyunca bölünmüyor.
* Kronik uyku borçları yok.
Sağlık etkisi:
Kalp ve damar sağlığı en iyi olan grup. Bağışıklık güçlü, enerji dengeli, ruh hali daha stabil.
Özet, düzen = beden tarafından ödüllendiriliyor.
2. Gece Yarısı Savaşçıları
Uykuya dalmak bu insanlar için kolay değil.
* Uyumadan önce uzun süre düşüncelerle boğuşma.
* Zihnin kapanmaması.
* Uyku öncesi stres yüksek.
Sağlık etkisi:
Artmış anksiyete, stres hormonu seviyelerinde yükselme ve daha yüksek kalp-damar riskleri.
Özet, zihin susmadığında beden dinlenemiyor.
3. Bölük Pörçük Uyananlar
Uyku süresi normal olabilir, ancak gece boyunca sık sık uyanma görülür.
* Hafif uyku.
* En ufak sesle uyanma.
* Sabah yorgun kalkma.
Sağlık etkisi:
Diyabet ve metabolik bozukluk riskinde artış; çünkü derin uyku eksikliği vücudun şeker dengesini bozuyor.
Özet, uykunun kalitesi süreden daha kritik olabilir.
4. Kısa Uykucular
Günde sürekli 6 saatten az uyuyanlar.
- Ben az uyuyorum ama alışkınım diyenler tam olarak bu grup.
Sağlık etkisi:
Kalp krizi, hipertansiyon ve inflamasyon riskleri en yüksek gruplardan biri.
Özet, alıştım demek biyolojinin umursadığı bir şey değil.
5. Uzun Uykucular
Günde 9 saatten fazla uyuyanlar.
Genelde kronik yorgunluk hissi devam eder.
Sağlık etkisi:
Fazla uyku da bazen vücudun bir şeylerle baş edemediğinin sinyali olabilir. Depresyon, bağışıklık sistemi sorunları, tiroid işlev bozuklukları daha sık görülüyor.
Özet olarak, çok uyku da her zaman sağlığın göstergesi değil. Araştırma çok net, düzenli ve kesintisiz uyku en güçlü koruyucu faktör. Yani mesele “çok uyumak” ya da “erken yatmak” değil.
Neden önemli ve ne yapabiliriz?
Bu sonuçlar, uyku düzeninin kalp hastalıkları, metabolik sağlık, ruh sağlığı ve bağışıklık üzerinde tıpkı beslenme ve egzersiz kadar büyük etkisi olduğunu gösteriyor.
* Aynı saatte yatıp uyan.
* Odanı karanlık ve serin tut.
* Uyumadan önce ekran süresini azalt.
* Kafeini akşamdan sonra sınırlı tut.
* Gündüz kısa yürüyüşler melatonin ritmine yardım eder.
Büyük değişimler değil, küçük ama düzenli adımlar.
Kısaca uyku, yalnızca günün sonunda kapanan bir sistem değil, vücudun yenilendiği, beynin temizlendiği, duyguların dengelendiği aktif bir biyolojik süreç.
Dolayısıyla uykuya gereken özeni göstermek, aslında kendimize bakım vermenin en temel yollarından biri.
Belki bu gece yatağa giderken kendinizi gözlemlersiniz. Uykuya nasıl dalıyorsunuz? Siz bu profillerden hangisisiniz.
Kaynak
- https://www.sciencealert.com/there-are-5-profiles-of-sleep-heres-what-yours-says-about-your-health

